5 Temmuz 2017 Çarşamba

PATLICANDA KURŞUNİ KÜF Botrytis cinerea Pers.

2010 Yılında ülkemizde baş gösteren Domates güvesi (Tuta absoluta) nın Antalya seralarında yayılışını tespit için pek çok serada inceleme yapmıştım. Bu incelemelerim neticesinde çok farklı ürünlerde çok farklı hastalık ve zararlı varlığına da şahit olmuş bunları fotoğraflayıp kısa notlar tutmuştum.

Kumluca ilçesi Mavikent beldesinde bir patlıcan serasında gördüğüm görüntü bana çok ilginç gelmişti. Şöyle ki meyvelerin uç kısmında erime meydana gelmiş, ayrıca meyvenin sap kısmının yakınlarında fungus miselleri iç içe halkalar şeklinde bir görüntü veriyordu. Daha sonra bunun tipik bir kurşuni küf hastalığı belirtisi olduğunu anladım.
Her bitkide birbirinden farklı belirtilere neden olan bu mantari hastalık gövde ve meyvelerde zarar meydana getirir. Çok nemli havalarda, aşırı sulama, yaprakları meyveleri sularken ıslatma vs. bu durumlarda kurşuni küf gelişebilir.
 
Bu hastalık zayıflık paraziti olarak bilinir, ancak uygun koşullarda konukçuyu hastalandırabilir. Özellikle havalandırması iyi olmayan örtü altı yetiştiriciliğinde, doğada ve depolarda çoğu zaman bulunmaktadır. Fungusun sporları renksiz olmasına rağmen kurşuni renkteki görünüşü koyu renkli konidiofordan ileri gelmektedir.
 Kış mevsimini sklerot halinde geçirir ve ilkbahar gelince sklerotlar (dayanıklı üreme organı) çimlenerek miselyum ve konidiosporlar verir. Çok ender durumlarda apotesyum ve askosporlar oluşturabilir. Bu organlardan doğaya yayılan askosporlar ve konidiosporlar, uygun konukçular üzerinde gelişme ve üremelerine devam ederler. Uygun konukçu bulamayan sporlar kurak şartlarda iki saatten fazla yaşayamazlar.
Kurşuni küf etmeni, konukçuya göre değişen görünüşte hastalık tablosu meydana getirir. Genellikle gövde ve meyve enfeksiyonları yapar. Önce toplu iğne başı kadar küçük olan lezyonlar halindeki hastalık, epidermis altında gelişerek genişler ve dokulara yayılır. Epidermis tabakasını çatlatması sonucu konukçunun su kaybına neden olur. Bu lezyonlarda sklerotlar da oluşabilir. Gövde ve meyve sapındaki lezyonlar meyve dökümüne neden olabilir.
Konukçuların çiçek taç yaprakları hastalığa çok duyarlıdır. Fungus bu kısımlardan girerek meyveye geçer ve meyve çürüklüğünü başlatır. Yumrulu bitkilerde hastalık tarlada başlar ve depoda devam edebilir. Hastalıklı yumrularda oluşan lezyonların büyümesi sonucunda yumuşak çürüklük oluşur.
Havalandırılması iyi olmayan sera ve uygun olmayan depo koşullarında çok önemli ürün kayıplarına neden olmaktadır.
Ülkemizde bu hastalığa yaygın olarak rastlanmaktadır.
Fungus, sebzelerin hepsinde hastalık oluşturabilir.
MÜCADELESİ
Kültürel Önlemler
Seralarda iyi havalandırma yapılarak sıcaklık ve orantılı nemin yükselmesi önlenmelidir.
Bitkiler arasında hava adımının olabilmesi için sık dikimden kaçınılmalıdır.
Hastalıklı bitkiler sökülerek imha edilmelidir.
Toprak analiz sonucuna göre gübreleme yaparak bitkilerin sağlıklı gelişmeleri sağlanmalıdır.
Hasattan sonra sklerotların toprağa karışmasını önlemek için bütün bitki artıkları toplanarak yakılmalıdır.
Kimyasal Mücadele
Hastalıkla kimyasal mücadele yeşil aksam ilaçlaması şeklinde yapılır. Çevrede hastalığın ilk belirtileri görüldüğünde ilaçlamaya başlanır.
Bakanlık tarafından yayınlanan “Bitki Koruma Ürünleri” kitabında tavsiye edilen bitki koruma ürünleri ve dozları kullanılır.
İlaçlamanın havanın serin ve sakin olduğu zamanlarda bitkiyi tamamen ıslatacak, özellikle de yaprak altlarının iyice ilaçlanmasını sağlayacak şekilde yapılmasına dikkat edilmelidir.
                                                                                                 Aziz ÖZKAN
                                                                                       Ziraat mühendisi


KAYNAK

http://www.zmmae.gov.tr/images/zirai_mucadele_teknik_talimatlar/cilt_3.pdf
 Fotoğraflar Aziz ÖZKAN 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder