
Fotoğrafta gördüğünüz Manisa Kırkağaç’a bağlı Bakır mahallesinde bulunan zeytin ağacı tam 1652 yaşında. Anadolu’da kurulan birçok medeniyete tanıklık eden bu köklü ağaç, hala dallarından zeytin vermeye devam ediyor. Bu ağaç Türkiye'nin en yaşlı, dünyanın ise meyve veren en yaşlı zeytin ağacı olma özelliğine de sahip.
Bazı iddialara göre 2016 yaşında olabileceği tahmin edilen ağacın Yaşının tam tespiti için karbon testi çalışması başlatılmıştır.

çeşitli faydalar sağladığı kaydedilerek, bunda düşünen kimseler için dersler olduğu hatırlatılır. (Abese: 29; Nahl: 10)
Çekirdeğinin sertleşmesi ve
meyvelerinin olgunlaşması yaz aylarında başlar. Eylül ve kasım aylarında renk
değiştirmeye başlayan zeytin önce yeşilden mora, sonra siyaha dönüşerek
olgunlaşır,
Olgunlaşan zeytinlerin hasatı eylül sonundan şubata kadar devam
eder. Elde edilecek yağın kalitesi zeytinin nasıl toplandığıyla çok yakından
ilgilidir. 

Yaklaşık 8000 yıl öncesinden bu
yana dünyaya güzellik, sağlık ve lezzet pınarı olarak hizmet veriyor zeytin ve
zeytinyağı. Ağır büyüyen fakat oldukça uzun yasayan bir ağaç olan zeytin.
Gövdesi çürümeye karşı çok dayanıklı. Üstelik de ömrünü tamamladığında
köklerinden yeni bir ağaç filizleniyor. Ona yakıştırılan
" Ölmez ağaç"
ismi belki de bu yüzden. Bir yıl bol, bir yıl az ürün verir zeytin ağaçları. En
fazla yağ içeren meyvelerden biridir. Ağırlığının yaklaşık yüzde 20–30 kadarı
yağdır.
Ülkemiz; zeytin yetiştirilen alan ve ağaç varlığı bakımından dünyada
dördüncü sırada yer almaktadır. Sofralık zeytin üretiminde ise ikinci sırada
yer almaktadır. Zeytin ülkemizin ekonomisi ve halkımızın beslenmesi için önemli
bir kültür bitkisidir. Gerek zeytinyağı, gerekse siyah ve yeşil salamura zeytin
olarak tüketilmektedir

Aman Allah’ım o ne güzel bir
meyve, ne güzel bir görünüş. Özellikle Ekim ayında yeni yeni pembeleşerek siyahlaşmaya
başlayan Domat, Edremit ve Tekir çeşitlerinin ağaçların yeşil dallarında hafif
puslu siyah bir gerdanlık gibi süzülmeleri ne kadar hoş bir görüntü
oluşturuyor. Yeşil ile siyahın bu denli uyumu ve uyum sonucu ortaya çıkan
güzelliği anlatmak mümkün değil.
İki bin yıl gibi uzun bir hayat
süresine sahip bu muhteşem meyve ağacı, yaprağından yağına kadar şaşırtıcı pek
çok özelliğe sahiptir. Zeytin; su, protein, yağ, selüloz, fosfor, kalsiyum,
klor, manganez, A-C-E vitaminlerinden meydana gelmiştir. 100 gramı 224 kalori
verir. Bileşiminden de anlaşılacağı gibi çok besleyici yiyecektir. Ve tam gıda
deposudur.
Zeytinden Yüce Peygamberimiz de
sık sık bahsetmiş, hurma, su ve zeytin ile iftar edilmesi tavsiye edilmiştir.
Zeytin mideyi doldurmadığı halde besleyici olabildiği için tasavvufta riyazet
yapanların en çok rağbet ettiği gıdalardan olmuş, yine de çok önemli bir husus
olan misvak hususunda da erak ağacından yapılan misvak bulunamazsa zeytin
ağaçlarının çokça lif veren dal veya köklerinden faydalanılması tavsiye
edilmiştir.
Zeytin Anadolu’da o kadar köklü
ve o kadar sevilir ki Türkülerimize, oyunlarımıza şiirlerimize konu olmuştur.
"Zeytinyağlı yiyemem aman,
basmada fistan giyemem aman, senin gibi cahile ben efendim diyemem
aman..."
“Zeytin yaprağı yeşil aman bir
yar elinden/Altında kahve pişir yandım bir yar elinden”
“Zeytin Dalı Çürük Olur Basmaya
Gelmez /Aman Aman Basmaya Gelmez
Elin Kızı Pek Cavır Olur Küsmeye
Gelmez/ Aman Aman Basmaya Gelmez”
“Zeytin dağlarında tabakam kaldı/Dört
yanıma baktım karakollar aldı”
“Zeytin karasi gozlerini / yoluma
yatirma / dayanamam.”
“Zeytinyağı
şişesi ateşlere düşesi gel biraz konuşalım ciğerimin köşesi”
Ruhi Su'nun derlediği "Evlerinin önü zeytin ağacı..."
Zülfü Livaneli’ nin
Ay kocaman at kara /Torbamda
zeytin kara
Bilirim de yolların/Varamam Kordoba
ya türküsü vardır.
Ayrıca oyunlara konu olmuştur.
" Zeytin Dalları Zeybeği
" buna en güzel örnektir.
Bölge
halkının büyük kısmı bütün yemeklerinde kullanmaktadır. Her aile yıllık
zeytinyağını temin eder. Yine çoğu aile salamuralık siyah ve yeşil zeytini ve
her türlü çeşidini evinde hazırlar.
Zeytinyağı dünyanın en makbul
yemeklik yağlarındandır. Nebatî olanlar içinde en faydalısıdır. Vücudu besler ve
benzi güzelleştirir. Tok tutar. Safra kesesi hastalıklarında, karaciğerin
temizlenmesinde, raşitizmde çok yararlıdır. Böbrekleri temizler ve taşların
düşmesini kolaylaştırır.
Zeytinyağı çocuklarda kemiklerin
güçlenmesini hızlandırdığı gibi beyin hücrelerinin gelişmesine de yardımcı
oluyor. Öyle ki birkaç damla zeytinyağı katılmış yağsız inek sütü, anne sütünü
bırakmış bebekler için anne sütü gibi tabiî bir besin kaynağı olabiliyor.
Hülasa insana sağladığı sayısız
faydaları olan, diğer meyvelere göre hastalık ve zarar riski oldukça az,
yetiştirilmesi kolay, getirisi çok olan bu meyve Cenâb-ı Hakkın insanlara bir
lûtfu, bir ihsanıdır.
Aziz
ÖZKAN
ozkanaziz@gmail.com
Kaynak
1http://www.haciabdullah.com.tr/Rehber/zeytinyag.asp
Fotoğraflar; Aziz ÖZKAN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder