Zararlı kışı toprakta pupa veya ağaç üzerinde kalan meyveleri içinde larva olarak geçirir. İklim koşullarına göre ilkbahar sonu, yaz başında çıkan erginler beslendikten sonra yumurtalarını olgun meyvelerin kabuğu altında bırakırlar. Açılan yumurtalardan çıkan larvalar meyvenin etli kısmı ile beslenerek üç dönem geçirir ve olgunlaşınca kendisini toprağa atarak, toprağın 2-3 cm. derinliğinde pupa olurlar. Larvanın gelişmesi özellikle sıcaklığa bağlı olup 9-18 gün arasındadır. Pupalardan ergin çıkışı ise yazın 10-12 gündür. Çıkan erginlerin cinsi olgunluğa erişip çiftleşmesi için 4-7 gün, mantar, maya, fumajin gibi maddelerle beslenmeleri gerekir. Yumurtlamanın olması için sıcaklığın 16˚ C nin üzerinde olması şarttır. Erginin ortalama ömrü doğal koşullarda 30-50 gündür. Ege Bölgesinde yılda 4-5, Akdeniz Bölgesinde ise 7-8 döl verebilir.
Zarar Şekli: Akdeniz meyve sineği zararı, larvası tarafından yapılır. Meyvenin etli kısmında beslenen larvalar, meyvenin bu kısmında bir yumuşama ve çöküntü meydana getirirler. Zarara uğrayan meyveler, vaktinden önce olgunlaşır ve dökülür. İhraç edilen turunçgil çeşitlerindeki zararı, ülke ekonomisi yönünden çok önemlidir. Bu tür meyvelerin vuruklu ve enfekteli olması ihracata mani olmakta ve meyvenin yurt dışına çıkarılmasına izin verilmemektedir. Yıllık zarar oranının Ege Bölgesinde % 5,2 - 78,9 arasında değişebileceği saptanmıştır. Dünyadaki subtropik ve tropik iklime sahip hemen hemen tüm ülkelere yayılmış bulunan zararlı, ülkemizde de Ege ve Akdeniz bölgelerinin sahil şeridi boyunca uzanan kısımlarında devamlı faaliyet göstermektedir. İlimize taşınma yoluyla geldiği düşünülmektedir.
Polifag bir zararlıdır. Ülkemizde tesbit edilen en önemli konukçuları kayısı, üzüm, elma nar kiraz, armut, ayva, şeftali (özellikle geç çeşitler), incir, Trabzon hurması, mandarin (satsuma), portakal (Waşington, Alanya yerli, valensiya), greyfurt ve turunçtur. Tercih ettiği konukçuların mevcut olmadığı hallerde tali konukçularda (Hint inciri, hünnap) ve yabani türlerde yaşayışını devam ettirebilme potansiyeline sahiptir.
MÜCADELESİ:
1.Kültürel Önlemler: Turunçgil bölgelerine ara konukçuluk eden şeftali, incir, Trabzon hurması ve nar gibi çeşitler dikilmemelidir. Dökülen bulaşık meyveler toplanıp derin çukurlara gömülmelidir.
2.Biyolojik ve Biyoteknik Mücadele: Ülkemizde parazitoitleri bulunmadığından biyolojik mücadelesi yoktur. Bazı ülkelerde iyonize radyasyon ile kısırlaştırılıp laboratuvar koşullarında üretilen bireylerin doğal populasyonları içine salınması, parazitoit salımı ile birlikte kombineli olarak uygulanmaktadır.
3.Kimyasal Mücadele: Meyveler olgunlaşmadan önce meyvelerde vuruk kontrolü yanı sıra mutlaka Jakson tipi feromon tuzakla veya Trimedlure içeren besi tuzakları asılarak sinek çıkış kontrolü yapılmalıdır. Sineğin tespitinden sonra meyveler vurma olgunluğuna erişmişse ve vuruk tespit edilmişse derhal ilaçlamaya geçilir. İlaçlamayı takiben tuzaklarda yine sinek görülüyorsa 7-8 gün ara ile hasada 7-10 gün kalıncaya kadar ilaçlamaya devam edilir. Günlük sıcaklık 16 0C nin altına düştüğünde ilaçlama gerekmez. Limon bahçelerinde ilaçlamaya gerek yoktur.
İlimiz de ise özellikle geç olgunlaşan şeftali, Trabzon hurması, incir, ayva, armut, nar üzüm, kiraz elma gibi ürünlerde zarar oluşturabileceği kanaatine varılmış olup, üreticilerimizin, geç olgunlaşan meyveleri takip ederek Akdeniz Meyve Sineğine karşı mutlaka mücadele etmeleri gerekmektedir.
Ziraat Mühendisi
ozkanaziz@gmail.com
https://arastirma.tarimorman.gov.tr/alata/Belgeler/Diger-belgeler/TurungilZararl%C4%B1lar%C4%B1L
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder