7 Temmuz 2017 Cuma

KOMŞULUK

Peygamber Efendimiz
            “Cibril bana komşuya iyilik yapmayı o kadar çok tavsiye etti ki, yakında komşunun komşuya varis olacağını zannettim.”
            “Ey Ebu Zer  çorba kaynatacağın zaman, suyunu bolca koy ve komşularını gözet”
            “Kötülüklerinden komşusu kurtulmayan kimse cennet’ e giremez.”
            Yukarıdaki hadis-i şeriflerden öğreniyoruz ki, yüce dinimiz; komşu hak ve vazifelerine karşı mü’min ler den büyük dikkat göstermemizi istemektedir.
            “Komşu komşunun külüne muhtaç”
            “Ev alma komşu al” gibi Ata sözlerimiz de komşu ve komşuluğun ne derece önemli olduğunu vurgulamaktadır.
            Büyük şehirlerde kimsenin kimseden haberi olmadığı bir vakıa eve girer veya çıkarken gördüğümüz komşuyu acaba bir ailenin misafiri mi? Şeklinde anlamamız neyin eseri
            Taşındığımız eve beş ay geçmesine rağmen daha kimse  kapıyı açıp ta tanışma nezaketini göstermedi.
            “Böyle midir sizin elin töresi/ Hele bir yol safa geldin desene” diyen şairde herhalde bu dertten muzdaripti.
            Oysa bizim komşuluk ilişkilerimiz vardı. Komşunun her derdi ile hemdert olan, iyi günde de kötü günde de kapısını açıp, sevinç ve kederine ortak olan komşular vardı.
Askerden gelen oğluna gözün aydına gelen, askere gidene hediyeler alan harçlıklar koyan komşular vardı. Çat kapı gidilen komşuluk çoktan öldü. Şimdi iki gün önceden haber verilen eğer müsaitse lütfen kabul edilen komşular, misafirlikler geldi maalesef
            Ne güzeldi çat kapı gidilen ve çay ve patlamış mısır ikram edilen, haftanın çoğu gününde teklifsizce gidilen komşuluklar.
“Birbirimizin üzerine kapattığımız kapıların altından  sadece hamam böcekleri giriyor artık.” Diyen bir kardeşin  İfadeleri gibi kapattık kapıları ne zaman açılır bilinmez. Eski komşuluklara özlem duyuyorsun ve tam gideceğin zaman telefon ediyorsun komşum bir çay içmeye geliyoruz ne olur bir şey hazırlama, karşı taraf sadece çay ayıp olur, diğer ikramlarda yetişmez diyerek, buğün işimiz var komşu sizi yarından sonraki gün kabul edelim demesi ve artık seninde gitme isteğin kalmaması bir gerçek değilmi?
            Evde bükülen mantıda, sarılan sarmada, yıkanan halıda velhasıl çok işte komşunun, komşuların emeği olurdu. Kaybolan değerlerimizle birlikte komşuluk ve komşularda kayboldu. Ne yazık ki aynı apartmanda selam verecek versen de almayan komşular türedi.Nerden geldi bunlar Allah aşkına başka bir gezegen den mi ışınlandılar. Ya biz onlardan değiliz ya onlar bizden ama Türkçe konuşuyorlar, aynı vatanda aynı ilde yaşıyoruz.
            Alış veriş için girdiğimiz  bir tanıdığın iş yerinde otururken gelen bir müşteri ile tanışıyoruz. Nerde oturduğunu soruyorum Aman Allahım  aynı mahalle, aynı sokak, aynı apartman da oturuyormuşuz.
             Yeni eve taşınalı üç gün olmuş evi yerleştirmeye devam ediyorduk. Anten kablosu ile uğraşırken yanlışlıkla alt komşuya inen kablo kopmuştu. Birkaç dakika sonra alt komşu olduğunu anladığımız aile çıkageldi. Tilkiyi ininden çıkarmak için nasıl duman lazımsa günümüz insanını, günümüz komşusunu komşusunun  evine çıkartmanın yolu Tv antenlerinin kablosunu koparmaktan geçiyor maalesef.
            Yıllar önce dört katlı bir apartmanın üçüncü katında otururken bir sabah kapı zili çalmış ve kapıyı açmıştım kapıdaki kişi bana cenaze evi buramı diye sormuş ve ben ürpermiştim Allah Allah bizim aileden biri vefat etti de benim haberim mi yok diye şaşırmıştım. Oysaki üstte oturan komşunun eşi gece vefat etmiş bizde dışardan gelenler sayesinde öğrenmiştik.
            Şimdi o eski komşuluklar tarih oldu, ve sen evinde, evine asla uğramayan komşularınla aynı apartmandasın, yalnızsın “Kalabalıklar yalnızlar ordusudur” ifadesinin ne kadar doğru olduğunu bizzat yaşayarak anlıyorsun. Evet kalabalıklar içinde yalnızlık.

            İşte ahir zaman ve işte ahir zaman da komşuluk.                                                                                                                                                                                                                                                                Aziz  ÖZKAN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder